Rus Sputnik V aşısının geliştiricileri, aşıları karıştırarak koronavirüse karşı bağışıklık geliştirme konusuna yeni bir yaklaşım getirmiş oldu. Bu yıl, diğer aşıları kullanan araştırmacılar tarafından bu yöntemin başarılı olduğu bir kez daha kanıtlandı.
'Heteroimmunizasyon’ son zamanlarda tüm dünyada koronavirüse karşı aşılama programlarının ön saflarında görev yapan bilim insanları için önemli bir gündem maddesi haline geldi. Daha iyi bağışıklık yanıtı gelişmesini sağlamak için farklı aşıların karıştırılması ve birleştirilmesi anlamına gelen bu yöntem görünen o ki, işe de yarıyor.
Almanya’daki Saarland Üniversitesi’nin Pfizer ve AstraZeneca aşılarının çeşitli kombinasyonlarının uygulandığı 250 kişinin katılımıyla gerçekleştirdiği son araştırma farklı aşıları karıştırmanın belli başlı faydaları olduğunu ortaya koydu. Bu araştırma, testlere katılan kişilerdeki antikor seviyesini görmek ve iki farklı aşı kombinasyonları uygulandıktan sonra koruyucu T-hücreleri tepkilerini değerlendirmek amacıyla gerçekleştirildi.
Araştırmaya göre, Pfizer ve AstraZeneca aşılarından oluşturulan kombinasyon ve iki doz Pfizer uygulanması durumunda, iki doz AstraZeneca aşısı ile alınandan daha iyi bir sonuca ulaşıldı. İlk iki gruptaki kişilerde, iki doz AstraZeneca aşısının yapıldığı kişilerden 10 kat daha fazla koruyucu antikor geliştiği gözlendi. ‘T-hücrelerinin’ oluşumunda da ‘kokteyl aşılar’ ile daha iyi sonuç elde edildi.
Tüm dünyada basın, devrim niteliğindeki aşı karışımlarına yönelik araştırmayı tamamen yeni bir şey gibi değerlendirsede, aslında bu yöntemin geçmişi daha eskiye dayanıyor.
Rus bilim insanları, ‘kokteyl yöntemini’ Gamaleya Araştırma Merkezi’nin MERS virüsüne karşı aşı geliştirdiği 2019’dan beri kullanıyor. Uzmanlar koronavirüse karşı aşı geliştirme çalışmaları sırasında da aynı yöntemi kullandı. Koronavirüse karşı geliştirilen ilk aşı olan Sputnik V aşısı da iki adenovirüs vektörünün kombinasyonundan oluşuyor.
Sputnik V aşısında iki aşamalı olarak bağışıklığı artırma mantığı uygulanıyor. İlk olarak kişiye SARS-CoV-2 S glikoproteininin tam genini taşıyan Ad-26 adenovirüs vektörü enjekte ediliyor. 21 gün sonra ise Ad-5 adenovirüs vektörü temelli ikinci doz vuruluyor.
Aşının iki doz olarak uygulanmasının birkaç nedeni var. İlk olarak, kişinin bağışıklık sistemi geçmişte iki adenovirüs tipinden biri ile temas etmiş, ancak diğer adenovirüsle yeni karşılaşıyor olabilir. Bu durum aşının etkili biçimde çalışmasını mümkün kılıyor. Bir diğer neden ise aşının olumlu etkisini ikiye katlamak ve ilk dozu güçlendirmek.
İki farklı adenovirüs vektörün uygulanması ayrıca bağışıklık tepkisinin gelişimi bakımından önem taşıyor. İki dozda da aynı adenovirüs vektörünün kullanılması, vücudun ilk vektöre karşı bağışıklık geliştirip ikinci doz uygulandığında bu vektörü ortadan kaldırmasına yol açabilir.
The Lancet dergisinin Şubat 2021’de yayınladığı, Sputnik V’nin etkinliğine ilişkin araştırma da iki farklı doz uygulama yönteminin humoral ve hücresel bağışıklık tepkisini artırdığını ve Kovid-19’a karşı yüzde 91.6 etkinlik sağladığını gösteriyor.
The Lancet ayrıca Sputnik V aşısı ile ilgili olarak bilimsel ‘hetero rekombinant adenovirüs yaklaşımı’ terimini, diğer bir deyişle ‘kokteyl yöntemi’ ifadesini kullandı. Derginin şubat sayısındaki makalede “Şimdiye kadar geliştirilmiş olan, önde gelen Kovid aşıları arasında sadece Gam-Covid-Vac’ta (Sputnik V’nin bilimsel adı) bu yöntem kullanılıyor ve Oxford-AstraZeneca gibi başka aşıların iki dozunda da aynı bileşen yer alıyor” ifadelerine yer verildi.
Sputnik V aşısının geliştiricileri aynı zamanda 2020 sonunda aşılar arası işbirliğini başlattı. Gamaleya Araştırma Merkezi ve Rusya Doğrudan Yatırımlar Fonu (RDIF) AstraZeneca’ya teklif götürüp ortak klinik testlere başladı. Çalışmalarda AstraZeneca aşısının etkinlik düzeyini yüzde 62.1’den yüzde 90’a çıkarmak için iki farklı aşı kombinasyonunun kullanılmasına odaklanılıyor.
Rus tarafının Twitter üzerinden yaptığı bir teklifi ile kıvılcımlanan konuyla ilgili görüşmeler, Kasım 2020’de başladı, aynı yıl aralık ayında AstraZeneca, RDIF, Rus ilaç üreticisi R-Pharm ve Gamaleya Araştırma Merkezi tarafından bir mutabakat zaptı imzalandı ve şirketler arasındaki işbirliğinin artırılmasının önü açıldı.
Gerçekleştirilen ortak klinik testlerin sonuçları henüz yayınlanmadı, ancak ilk bulgular şimdiden olumlu değerlendiriliyor. Hindistan’daki Ruby General Hospital’ın Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları bölümünden danışman Dr. Debkishore Gupta, taraflar arasındaki işbirliğinin AstraZeneca açısından muazzam faydası olabileceğini ifade etti.
Kaynak:tr.sputniknews.com